Yaşlanma diğer bir deyişle yaş alma; hücrenin zayıflaması, hücre rezervlerinin azalması ve normal hücre fonksiyonlarının oluşumunda aksama ile seyreden karmaşık bir süreçtir. Bu zayıflamalar, organizmayı hastalıklara daha yatkın kılar ve yaşamla uyumsuzlaştırır. 

Öyle ki yaşlanma bir çeşit önceden tasarlanmış olgudur. Genetik bir programın neticesi ya da türlerin genetik özelliklerine göre planlanmış bir saat gibi düşünebilirsiniz. Bu nedenle kişiye özgüdür.

Aynı zamanda yaşlanma; genetik yatkınlık, fonksiyonlarda azalma, homeostatik bozukluklar ile ölümle sonuçlanan gen ve proteinlerdeki kümülatif harabiyet olarak da tanımlanabilir. 

Ciltte elastikiyet kaybı, incelme, deformasyon, sarkma, kırışıklık, gevşeme; saçlarda seyrekleşme, beyazlama ve kalitenin bozulması bu dönemde belirgin bir şekilde kendini gösterir. Tabii iç ve dış etkenlerle oluşan bu değişimler kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

Yaşlanmanın Çeşitleri ve Nedenleri Nelerdir?

İç ve dış etkenlere bağlı yaşlanma çeşitleri bilimsel olarak şöyle ifade edilir:

İntrinsik (İç) Yaşlanma: Kronolojik yani takvim olarak yaşlanmadır. Biyolojik yaşlanma süreci anlamına gelir. İşte, bu sebeple doğduğumuz andan itibaren yaşlanmaya başlarız. Zaman ilerlemeye başlar ve maalesef zamanı kontrol altına alamayız. Ancak yaşlanırken neye ihtiyacımız olduğunu bilirsek sağlıklı yaşlanabiliriz.

Ekstrinsik (Dış) Yaşlanma: Çevre kirliliği, UV ışınlarının zararlı etkileri (Fotoyaşlanmaya sebep olur.) ve serbest radikallerin etkisiyle oluşan yaşlanma sürecidir.

Yaşlanmanın nedenleri de primer ve sekonder olmak üzere ikiye ayrılır:

Primer (Birincil) Yaşlanma Nedenleri:

  • Serbest radikal hasarı
  • Glycation (şekerin proteinlere zarar vermesi)
  • Hücresel yaşlanma

Sekonder (İkincil) Yaşlanma Nedenleri:

  • Dolaşım sorunları
  • Stres
  • Toksinlerin birikmesi
  • Beslenme eksikliklerinden kaynaklanan hücre hasarı

Yaşlandıkça Ciltte Gerçekleşen Değişimler Nelerdir?

Yaşlandıkça Yaşanan Değişimler

Zaman geçtikçe cildimizde olumsuz yönde değişimler yaşanır. Yaşlılıkla birlikte insan derisinde azalan fonksiyonlar şunlardır:

  • Hücre yenilenmesi
  • Bariyer fonksiyonu
  • Kimyasal arınma
  • Hislerin algılanması
  • Mekanik korunma
  • Yara iyileşmesi
  • İmmün (bağışıklık) sistemine bağlı cevaplar
  • Isı ayarlanması
  • Ter salgılanması
  • Yağ salgılanması
  • D vitamini üretimi
  • DNA onarımı

Yaşlanmanın çeşitlerini ve nedenlerini sizinle paylaştım. Şimdi de anti aging ne demek, bir de ona bakalım.

Anti Aging Nedir? Beraberinde Hangi Uygulamalar Yapılmalıdır?

Anti aging kelime anlamı olarak “Yaşlanma karşıtı” demektir. Bir tedavi prosedürü olarak görülmelidir. Anti aging’de amaç, olanı korumak ve oluşabilecek deformasyonun önüne geçip yaşlanmayı mümkün olduğunca yavaşlatmak ve geciktirmektir. 

Dolayısıyla kişinin kendini kontrol altına alabilmesi için tetkik yapılması ve kişisel sağlık profili belirlenmesi gerekir. Ayrıca yaşlanmanın ne derecede olduğu saptanarak sağlık profesyonelleri tarafından kişiye özel anti aging tedavi programı (doğru beslenme, antioksidan alım düzeyi ve dozu, egzersiz programları, doğru kozmetik kullanımı gibi) oluşturulmalıdır.

Yaşlılık Kontrol Altına Alınabilir mi

Hangi egzersiz size uygun? Hangi gıda takviyesine ihtiyaciniz var? Anti aging kavramı ile bu olgular, bireyselleştirilmiş uygulamaları da beraberinde getirmek zorunda. Standart olarak üretilen kozmetikler herkeste aynı etkiyi yaratamaz! Her bireyin ihtiyacı farklıdır. Bunu analizler, testler, ölçümler ile belirleyip kişiye özel ürünlerde en etkili sonuç alınabilir. Kullandığınız bir ürünün fayda sağlanmasını beklerken o ürün size uygun olmadığı için zarar da verebilir. Ürün kötü değildir belki, ama size de uygun olmadığı kesindir. 

Diyelim ki vitamin değerleriniz normal ve vitaminli bir krem kullanıyorsunuz. Bu tip bir uygulamadan hızlı, etkili bir sonuç beklemek yanlış olur. Önemli olan cildin neye ihtiyaç duyduğunu bilerek ürün kullanımı gerçekleştirmektir. Bu şekilde çok daha kısa bir sürede maksimum fayda sağlanır. Ayrıca sağlık profesyonellerinin önerilerini, uzman kişilerin uygulamasının önemini de vurgulamak isterim. Hangi uygulamadan doğru ve etkin sonuç alacağımızı doğru teşhis belirler.

Haftanın önerisi: Hodan ekstraktı al. Her akşam yatarken cildine sür. İçindeki GLA (gamma linolenik asit) maddesi cildini yenileyecek, onaracak, besleyecek ve gençleştirecek. Sen bile olanlara şaşıracaksın!